21 Mayıs 2012 Pazartesi

Blogger'ın Yeni Arayüzü Üzerine

Değerli dostlar blogger isimli bûlokçuluk sitesi yeni arayüzüne geçtiği için nasıl kullanacağımı bilemediğimden hiçbir şey yazamıyorum bunu da bilen bir arkadaşa dikte ettiriyorum. İnternet siteleri yeni arayüze geçtikleri zaman çok samimi bir şekilde o şirketin CEO'sunun kayınpederine kadar sövüyorum size o kadar diyeyim. Bugün böyle bir şey yapsa sövmeyeceğim tek insan Apple'ın kuruluşunda rol oynamış saygısever abimiz Steve Wozniack'tır onun da bende yeri ayrı çünkü Francis Ford Coppola'yla beraber terleyen hafif şişman sakallı adam kontenjanından yüreğimde küçük de olsa bir yeri var. Bu arada fotoğrafın bu kadar kötü düzenlenmesinin sebebi tabii ki benim bilgisayardan anlamayan arzuhalcimin işi, yoksa bildiğiniz gibi kesinlikle en azından yarı profesyonel yazılımlar kullanmaktan çekinmiyorum yazılar için hazırladığım görsellerde.

Kardeş gibiydiler diye bir film vardı ama ne olduğunu hiç hatırlamıyorum. Kadir İnanır'ın kimyacı olup babası geldiği zamanlar "haşohaşikio" şeklinde zikrederken, Müjdat Gezen tarafından gizli mabet ayarında depoya kale hazırlanması ve kendisini de müziğe vermesiyle sinsice meraklarının peşinden gittikleri film olarak varsayacağım bu filmi. Oradaki ortam da değme Amerikan Filmi Garajına taş çıkartır özelliklere sahipti, hatırlarsanız Kadir İnanır'ın attığı gollerin kalede kaçıncı derecelere geldiğini gösteren 90, 80, 70 gibi yazılar bulunur, bir de kimya dolapları çevrildiği zaman ardından 70lerin az erotik fakat otuzbirden de maruz bıraktırmayacak seviyede bir çıplaklık içeren kadın resimleri ortaya çıkar. Açıkçası bu filmdeki ortamdan benim aklım çıkmıştı fakat hiçbir yeteneğim olmamasından mütevellit, evin tavanına balon bantlayarak bu isteğimi gidermiştim, gerçekten çok zor bir çocukluk geçirdim. Karşınızdaki yaratıcı olaydan aldığınız ilhamla tavana balona bantlamak kadar sefil bir şey varsa o da Action Manle hayvan evladı gibi ortalığı kırıp paraşütle oraya buraya attıktan sonra yorulduğunu varsayıp sümüklü mendilinizi yorgan olarak kullanarak uykuya yatırmaktır ki bu örneği verdiğime göre bir arkadaşımın bunu yaptığını tahmin edebilirsiniz sanırım.

Neyse efendim, bu filmdeki Müjdat Gezen ve Kadir İnanır'ın pantolonlarına bakarsanız ispanyol paça pantolonun altın çağının tam doruk noktası olduğunu varsayabilirsiniz, çünkü Kadir İnanır pantolonunu yelken bezinden yaptırdığı için aynı zamanda rüzgarlı havalarda eve ulaşımını pantolonunun paçalarıyla gerçekleştirerek çevre dostu bir yöntem kullanıyor. Ayrıca kendisinin 1996 yılında pantolonu son kullandığı zamanlarda çift katlı otobüslerdeki Tamek Reklamlarını almaya başlayan ilk insanlardan olduğu da çeşitli fotoğraflarla kanıtlanmıştır.

Param yok, şakşakşak, pulum yok şakşakşak, malım mülküm olmasın ziyanı yok, aşk dolu şu kalbim, işte budur benim servetim


Ayrıca bir saniye, adam kimya okumuyor futbol peşinde de insan babasını böyle alçakça kandırmaya çalışmasını bu kadar mı küçük düşerek gösterir, tamam o zaman wikipedia yok da,  ne bileyim kuantum fiziği falan var yani, max planck falan desen kuantum desen Peder Bey'in dibi düşecek zaten. Bu arada Hulusi Kentmen oynadığı filmlerin aşağı yukarı %93'ünde baba olmasına rağmen dönemin şartları(zeitgeist vesaire) gereği saygısızca Peder Bey kullanımına maruz kalmıştır ben öyle evlatların ağzını kırarım arkadaş. Neyse bundan 3 yıl kadar önce Hulusi Kentmen'in bıyıklarından bahsettiğim bir yazı vardı ona da bakabilirsiniz isterseniz bir ara.

Bugün ikinci bahsetmek istediğim bir konu, dün gece gördüğüm bir rüya, rüyamda televizyon statiği izledim dostlar. Evet, bilinçaltım öyle pırılpırıl olmuş ki, ne bir ata binme, ne de böyle birden halkın ortasında çırılçıplak kalma gibi şeyler görmüyorum. Tamamen arınmış insan-ı kâmil şeklinde televizyon statiği izledim rüyamda çok uzun süre boyunca. O ne öyle yapısökümcü gibi rüya görmeceler falan. Sizinle Yahudi Surf Rock yapan bir grubu paylaşarak bu yazıyı sonlandırıyorum şalom alehem.


0 yorum:

Yorum Gönder

 
Copyright © 2010 MONTEYN