15 Ağustos 2011 Pazartesi

The Middle East Üzerine



Değerli okurlar, 15 gün önce dağılmış olan bu grubun yasını tuttuğum için dışarılara çıkamıyordum. Hiç iddialı bir topluluk değiller, kendi çaplarında folk(aka halk müziği, ya da halk oyununa folklor oynamak demek gibi çılgınca terimler) yapıyorlar. Fotoğrafta da gördüğünüz gibi ağırbaşlı insanlar şu ortadaki hippi tipli hariç. Hippilik mi kaldı abi, Devendra Banhart mısın sen? Natalie Portman( <3 ) bile orman adamı tipli olduğu için postayı koydu, Black Swan'daki balerin tipli Oz'daki Chris Keller tipli bir adamla yeni bir ilişkiye yelken açtı. Fakat neden Los Angeles'da magazin blog'u yazan bir insan gibi böyle saçmalıyorum hiçbir fikrim yok. Bana ne kim ne yaparsa yapsın. Albümlerinin adı biraz Emmocu gibi duruyor "I want that you are always happy" fakat ön yargıyla yaklaşmazsanız gerçekten çok tatlı bir birlikteliğe yelken açılabilecek bir albüm. Bu arada Emmocular demişken American Football diye bir grup var tek albümleri var, onlar da Emmocu ama serserilik itlik kopukluk yapmıyorlar. Eğer beni hala böyle konularda ciddiye alan birileri varsa istiyorlarsa dinleyebilir.

İkinci bir husus ise Chris Keller demişken The Best Page in The Universe'ün yazarı George Ouzunian Chris Keller'ı oynayan abimize çok benziyor. Şimdi fotoğrafını koyacaktım ancak, karşılaştırmanın hiçbir getirisi olmayacak, o yüzden geçiyorum bu meseleyi.

Geçen gün Ulysses'le sinek öldürmeye çalışırken kas yaptım dostlarım, peki bunu neden diyorum, iki yılı aşkın süredir bu blogu yazmama rağmen bu kitabın gösterisini yapmamışım, yoksa ondan bahsetmeyeceğim bile, hava atacak olsam 10 yaşında okuduğum Sağlık Ansiklopedisi'nin Cinsel Yaşam bölümünün benim kişilik oluşumuma nasıl zarar verdi
ğiyle hava atardım. Gerçi bununla neden hava atılıyor bilmiyorum, ama genital siğilleri ve servikal enfeksiyonları illüstrasyonlarla gördüğüm andan beri bazı geceler Everything You AlwaysWanted Knnow About Sex*(*But Afraid to Ask)teki dev meme sahnesindeki gibi kovalandığımı görüyorum.

Bugün asıl bahsetmek istediğim şeylerden biri, Mehter Takımı'ndaki Zincirli abiler, bunlara Zırhçı deniliyormuş, ben de geçenlerde bu kıyafetleri tedarik eden bir firmanın sitesine girmeden önce kendilerine Kasap Eldiveni diye sesleniyordum.
Şu evrende 1.zengin çocuğu ve 2.belgesel gezeni olmaktan sonraki en kıyak meslek bu yüzden kasap eldivenliğidir. Koca grupta enstrümanla zerre ilgin yok, üstüne sana küçük ilçelerin kurtuluşunda, meydanlarda Macar Kralı Yanoş saldıracak değil. Yanlarında yürüyüp gidiyorsun. Bu adama mesela "Abi işler nasıl?" diye sorulduğunda "Buna şükür, bu sene bıyık mahsulu pek iyi" falan mı diyor ne diyor hiç bilmiyorum. Muhtemelen Mehter Takımı'ndaki elemanlar en çok Zırhçı'ya ayar oluyordur, tek meziyeti şövalye zırhının vücut çorabı versiyonunu taşımak adamın. Bu arada değerli dostlarım eğer okurlardan herhangi birinin babası Zırhçılık yapıyorsa ondan özür dilemek isterim, muhtemelen gerçek bir mesleği de vardır, bir gazetenin insan kaynaklarından "Askerlikle ilişiği kesilmiş, bıyıklı, yolculuk sorunu olmayan Zırhçılar part-time alınacaktır yemek+yol+ssk" ilanıyla bu işi yapmıyorsa gerçi. Ya da ne bileyim ya hu, zaten artık mehter takımlarındaki insanların Levent Kırca makyajı takma bıyığı taktıklarını gözlemliyorum son zamanlarda Paris'te, onlara yazıklar olsun.

1 yorum:

Elif Ayvaz dedi ki...

Müziği sevdim.

Yorum Gönder

 
Copyright © 2010 MONTEYN