Masalın nerede bittiğini, hayatın nerede başladığını farkedemiyorum. Bazen, suratıma garip bakıyorlar; o zaman uyanır gibi oluyorum. (Cin Ali ve Berber Fil, 370.sayfa)
22 Eylül 2010 Çarşamba
Uzun Zaman Sonra Merhaba Doğan Güneş Merhaba Bulut Kardeş Üzerine
Evet dostlar, Ramazan'ın uhrevi havasından henüz çıkmış bulunmaktayım. Bu Ramazan, yazıorucuna girme kararı aldım. Eğer bunun sebebini sorarsanız, gerçekten de herhangi bir teknolojik aletten bu kadar uzun kalabilmek beni de şaşırttı derim. Zaten meselenin Ramazan'la falan alakası yok, canım sıkıldı kitap okudum falan filan. İnternet'le uğraşamadım, ama gördüğüm kadarıyla yazmadığım dönemde, yazdığım döneme göre okuyucu sayısı daha çok artmış. Gerçekten de çok kırıldım. İlla ölü taklidi mi yapmalıydım? Ölünce değer kazanan Barış Akarsu gibi mi olayım illa ki? Çok kırıldım. Yok lan kırılmadım, kırılsam bir daha yazmazdım.
Burada bulunmadığım süreçte, Fransız Aydınlığı'na Giriş dersimin stajı için Türkiye'de bir bakkal olarak 1 ay boyunca staj yaptım, ve inanır mısınız gerçekten de boş kaldığım an depoda bulunan ve 20 yıldan beri sadece çimento tartmak için kullanılan mekanik tartıyla taşaklarımı tarttım. Atasözlerimizin gerçek hayatta da geçerli olması dileğiyle! Ayrıca gazeteyle sinek avlarken de bu sözü de gerçek hayatta uygulamış olmanın gururu içerisindeydim. Birçok esnaf esprisi öğrendim, hepsini Sorbonne'da yazdığım "Esnaflık ve Kötü Şaka,(alt başlık) Korelasyon 1 mi, yoksa sadece Önyargı mı?" adlı tezimde görebileceksiniz yakında. İnanır mısınız, o ortamda gerçekten de başka şakası yapası gelmiyor insanın. Şahsen gelen çocukların hepsine istisnasız olarak "sağdan git cüzdan bulursun" falan diyesim geliyor, aynı sigaraya alışanlara "abi yine aynı zehirden değil mi hessshess" falan diyordum.
Neyse, başka bir zaman da bahsederim de, interneti 5 dakika boş bıraktım, orospu çocukları grooveshark'ı kapatmışlar. Arşivinde Güllü dahil birçok değerli sanatçımızın bulunduğu bu siteyi kapayanları kınıyorum, umarım ki hepsinin evindeki internet hızları 56k dial-up modem dönemi kadar olur ve çaktırmadan çocukları gizlice 146'dan bağlanıp kol gibi faturayı ay sonunda yerleştirirler. Ben gelicem, sayın okuyucularım. Eylül bitmeden önce size en az 6 yazı daha sözüm var, hepinizi seviyor saygıyla kucaklıyorum.
P.S: Mesela 90lardaki Maymunlu filmler furyası hakkında konuşmak istiyorum. Maymun nüfusunun %60'ını maymun ettiler(esnaflık etkisi devam etmekte)! Hayır aslında esnaflığı bırakanların gazetelerin spor sayfalarına manşetçi olarak girdiğinden de şüpheleniyorum ama çaktırmıyorum. Neyse, bu maymunlu hayvanlı filmlerin hepsinin konusu aynıydı falan filan.
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
0 yorum:
Yorum Gönder